Netceğuk Hasan Harikalar Diyarinda

Yali Kiraathanesi’nun ocakcisi Pilita İsmail’e seslendum, “Evladum demli bir çay!”

Ajda bardakta mi geturıyim Laz Marks Emice, dedi? 

“La incecuk belli çay bardağina koyacak başka isim bulamadunuz mi? Ajda Pekkan hanımun beli olmiş 85 santim. Su bardaği olsa anlarum.” dedum. 

Pilita İsmail çayi verurken, “Her şeye da bilimsel yaklaşıysın emice.” diy. 

Tam çaydan bi yudum almiş iken içeri Netceğuk Hasan ve Kainat İbrahim girdi. Bunlar geçen gün iş bulup çalişmaya başlamişlar ama değişen bir şey yok; işsuzken da geçinemiydiler, iş bulduktan sonra da geçinemiyler. 

Kainat İbrahim dert yanay; “Eskisinden daha çok çalişiyiruk ama eskisinden daha az kazaniyiruk. Patron Rusya’da yeni işyerleri açarken biz haburiya ajluktan elecık.” Netceğuk Hasan karşu çikti, “La pırak habu 70 model solci ağzini. Patronun da kendine göre bir süri derdi var.” 

Burcuvazi, Di Kapriyo gibi belune mi sarılacak?

Şöyle bir duşundum, ozbeoz piroleter olan Netceğuk Hasan niçun sermayenun borusini otturiy? La senun yerun emekçinun takasidur. Ne işun var burcuvazinun Titanik’inde? Burcuvazi güvertede Leonardo Di Kapriyo gibi belune mi sarilacak zannediysın? Size birlukte hayirli batışlar.

Olan şudur; bizum Netceğuk Hasan kendi sinifina yabancilaşup, tavşanun peşine takilmiş ve kapitalizimın şizofrenik deluğinden içeri düşmiştur. Bu Harikalar Diyarinda her turli saçmaluk ve gerçeküstü olaylar yaşanmaktadur. Nargile içen tırtıl, kriket oynayan filamingo ve iddaa kuponi yapan kirpi, kolindaki saate bakup işe geç kalduğini söyliyen tavşan, öğine geleni “Dıj güçler, Fetötötö vs.” diye yaftalayan kupa… 

Bu diyarda sorularun cevaplari yoktur. Şarkilar hiçbir şey soylemez ve her şey tuhaf sözcuk oyunlariyla çarpitilmiştur. Netceğuk Hasan farelerden ve tavşanlardan emir almaktadur.

Biri anlatsun hemen, nedur bu normal, canum çok sıkıliy, yoksa ben miyim anormal

Bunca saçmaluktan sonra artuk Netceğuk Hasan’i hiçbir şey şaşurtamaz, her şey ona normal gelmektedur. Çığ gibi buyuyen işsuzluk ve endişe verici yoksulluk, her dört kişiden birinun yoksulluk sınıri altinda yaşay oluşi, AKP’nun sağluği sermayeye teslim edup, hastaneleri ticarethaneye çevirmesi, 15 milyoni bulan işsuz sayisi ve %40’a varan işsuzluk orani, ‘Açiz’ diyen vatandaşa uçan tekme atmaya kalkan yoneticiler, açluktan kaval çalmak üzere olan halka ‘en iyi 10 suşici’yi anlatarak dalga geçen şirret burjuva medyasi, gençlerine tek seçenek olarak mafya elemanluğini ve instagram fenomenluğini pirakan sistem…

Kıriket oyniyan kirpi mi, %40 işsuzluk orani mi, hangisi daha normal ya da anormal? İsteduğunuz anormalden başliyabilırsunuz. 

Netceğuk Hasan labiruntun içinde hangi yoli izlerse peynire ulaşabilur?

Kapitalizimde insan evladi, genellukle kavrayiş ve anlayişinun otesinde, acimasuz yasalarla yonetilur. Yabancilaşan birey, topluma görunmez bir göbek baği ile bağlidur. Bu göbek baği, kapitalizimın değer yasasidur. İnsanlarun çoğinun düşunmesine firsat vermeden etkili olur.

Kapitalizimın borazanlari, gazete ve TV’lerde başari hikâyeleri anlaturlar. İşte efendum, “Cebinde 1 lirasiyla gurbete gitti, şu kadar sürede bir taka dolusi para kazandi.” vs. Sana da çikabilur martavallaridur bunlar. Bir burjuvanun daha ortaya çikmasi içun gereken yoksulluk ve ıstırabun derecesi ve boylesine beyuk bir servet birikiminun zorunli kilduği ahlaksuzluğun ölçusi perde arkasi edilur, bu durumi halkun gözleri önine sermemuz de genellukle mümkun değildur. Hele ki Netceğuk Hasan’un gözine soksan da fayda etmez. Netceğuk Hasan düştuği delukten burjuvaziye serenad yapmayi yeğlemektedur.

Hamsi antibiyotik gibidur

Çünki kapitalizim zor kullanur ama ayni zamanda kendi sistemine uygun olarak halki da eğitur. Sinifli toplumun kaçinilmazluğini beyinlere kazimakta mahirdur. Bizum uşaklara surekli şoyle der; “Sinifli toplumla mucadele etma, bular boş işler. Toplumun siniflara bölunmesi kaderumuzdur. Kadere karşu mi geliysın? Bak, Don Kişot yel değirmenlerine saldurdi da ne oldi? Değirmenun seni öğütmesini istemiyisan o enerjini sinif atlamak içun harca.”

Ben yine da Netceğuk Hasan’a bol bol hamsi yemesini önerecım. Kapitalizimın halüsinasyonlarindan uyanabilmen ve yaşaduğun hiçbir şeyun normal olmaduğini anlayabilmen içun fosfori eksuk etma uşağum. Yalınız, hamsi antibiyotik gibidur; 8 saatte bir almazsan faydasini göremezsun. 

(Yılmaz Okumuş)