34,2452$% 0.28
37,6376€% -0.37
45,0841£% 0
2.921,73%0,22
2.653,23%-0,08
9.109,34%2,37
Feriha teyze vakasından sonra (bkz. Bölüm 2) mahallelinin seks şop olayına karşı tavrı ufaktan değişmeye başlamıştı. Fantezi oyuncaklarına ilgi yoktu ama özellikle mahallenin yaşlıları, leblebi gibi viyagra ve afrodizyak alıyordu. İşler büyüyünce Şenol’u da yanıma aldım. Fakat işe geç gelmesi acayip sinirlerimi bozuyordu. Biraz fırçalayınca “Gece sabaha kadar çalışıyom ben yaa…” diye kıvırdı. Yalan söylemeyi de beceremez gerizekalı. Sabah ezanına kadar cigabaytlarca porno indirir. Ergenlikten bir türlü mezun olamamış yirmi yedi yaşında bir saptır bu Şenol. “Yalan konuşma arşivci sapık! Kalk şu Tayvan’dan gelen kolileri aç!” diye çıkıştım.
İlk koliden acayip bi kutu çıktı. Üstünde “Open” yazıyordu. İçinde morlu fuşyeli, jelibon gibi haplar vardı.
“Neymiş bu ‘Open’ lan? Prospektüsüne bi baksana. Afrodizyak gibi bi şey mi?”. Şenol sivilceli burnunun üzerindeki gözlüğünü düzelterek okudu.
“O-pen mind pills…. Hınn… Ohaa! Açık fikir hapıymış bu abii!.. Bunu alan süper açık fikirli bi insan oluyomuş.” Sonra sırıtarak “Cinsel olarak yani.” dedi.
“Sakat bi şeye benziyo oğlum bu. Açık fikir falan bizim millete ters… Salla çöpe gitsin.”
“Olur mu abi! Bu hap, sektörde bir devrim! Mahalleli habire viyagra alıyo ama fantazi dünyaları sıfır. Fantazilerimizi özgürleştirmedikten sonra viyagra ne yapsın yani di mi?” dedi Şenol heyecanla.
Kafama yatmıştı doğrusu. Hem meşhur dağ insanı Nasuh Mahruki’nin de dediği gibi; en büyük risk, risk almamaktır… Aldık mecburen.
Dükkanın üst katında oturan Sezai amca iki haftadır düzenli olarak bizden viyagra alıyordu. Sezai amcanın hanımı ise yirmi sene önce rahmetli olmuştu. Amca o kadar nemrut bi insandı ki, aldığı viyagralarla ne yaptığını bir türlü cesaret edip soramıyorduk. Bir gün öfkeyle dükkana girdi ve viyagraları kafamıza fırlattı.
“İşe yaramıyor ulan bunlar! Tatmin olamıyorum! Hala mutsuzum ulan mutsuzum!”
“Nası olur abi?” dedim. “Şey… Hiç mi sertleşme durumu olmadı?”
“Sertleşmeden bahseden kim efenim! Tatmin olamıyorum! Mutsuzum diyorum sana!”
Haydaa… Çık işin içinden çıkabilirsen… Fakat Şenol fırsatı kaçırmadı.
“Sıkıntı yok Sezai amcacım. Bak tam sana göre yeni bi ürünümüz var. Bu “Open”lardan iki tane alınca Open minded, yaani süper açık fikirli bi insan oluyosun. Cinsellikte dur durak tanımıyosun”.
Sezai amca yedi sülalemize sayıp sövdükten sonra “Open” kutusunu da alarak gitti. Üç gün sonra tüm mahallede Sezai amcanın nasıl birdenbire nur yüzlü, şakacı bir tontiş olduğu konuşulmaya başlamıştı. İki gün sonra ise dükkana müşteri yağmaya başladı. Bir haftada “Open” stoklarımız tükenmişti. “Aferin lan Şenol” dedim. “Dünyanın ilk abazan cinsel sağlık uzmanı olarak tarihe geçtin”. Şenol, paraları sayarken, “Öyle deme abi. Meşhur seksçi Froyd’un da altmış yaşına kadar hiç olayı olmamış” diye salladı. İzleyen günlerde mahallede adeta bir cinsel devrim yaşanıyordu. Altmışlık yetmişlik teyzeler amcalar, gecenin bir saatinde ailecek görüşmeye(!) başlamışlardı. Olay iyice çığırından çıkmıştı.
Bir sabah dükkanı açmak üzere evden çıkmıştım ki, o dehşet manzarayla beynimden vurulmuşa döndüm. Pazara giden teyzeler, extra large boy dildolarla birbirlerine vurarak şakalaşıyorlardı. Yolumu değiştirmek istedim fakat Seniha teyzeye beni görmüştü.
“Yavruuum! Barbaroos! Evde hiç Open kalmadı.” diye çığırdı. “Şu senin Şenol’la iki kutu yollayıver! Akşam altın günü yapıcaklarmış de o anlar! Hehehehe…”
Teyzeler gülme krizine girmişlerdi. Kocaman dildolarla çılgıncasına birbirlerine vurarak gülüyorlardı. Çok korkmuştum.
“Şey… Vallahi Seniha teyzecim… Stoklar tükendi. Hiç Open’ımız kalmadı” dedim.
Teyzeler birden sustular. Renkleri atmıştı. Seniha teyze sinirden titreyen bir sesle,
“Ne demek len Open kalmadı? Open’sız yaşayamayız biz! Seni de yaşatmayız vallahi!”
Dildo kemiğe dayanmıştı. Çevik bir hareketle dönüp dükkana doğru koşmaya başladım. Teyzeler dildolarını sallayarak peşimden koşuyorlardı. Fakat neyse ki siyatik çorapları hızlarını kesmekteydi. Sokağın köşesini dönünce Sezai amca ve Mükerrem dayıyı el ele yürürlerken gördüm. Sezai amca ani bir hareketle kolunu belime dolayıp yılışarak, “Kahvede ‘Open’ partisi var. Geliyo musun fındık?” dedi.
“Open partisi mi?.. Sezai amca yapma gözünü seveyim. Bi duyulursa mahallecek ana habere çıkarız Allah belamı versin”. Sezai amca şuh bir kahkaha patlattıktan sonra,
“Çıkalım efeniiim, biz aştık bunları. Bilakis bizim düğün videocusu Vedat’ı da çağırdık.
Muhabbeti kameraya çekip internetlere koyuciiz” dedi.
Tam o anda Seniha teyze ve ekibi dildoları sallayarak sokağın köşesinde belirdiler.
“Sezaiii! Tuut tuut kaçmasın! Open kalmadı diyooor! Vermem diyor vicdansıız!”
Sezai amcadan kurtulup delicesine dükkana doğru koştum. Şenol dükkanın önünde bekliyordu.
“Abi dükkanın anahtarını…”
“Hay dükkanın da senin de allah belasını versin! Koş öldürecekler!”
Şenol bir yandan koşarken bir yandan da “Vallahi nankör abi bu millet” diye ağlamaya başladı. “Bir cinsel devrim yapmasını bile beceremiyoruz!”.
“Ulan gerizekalı” dedim soluk soluğa. “Emekli memur mahallesinde cinsel devrim yapmak bizim neyimize ulan?!”
Tepemizden dildolar yağarken, biz dörtnala yeni maceralara yelken açmak üzereydik.
Diye tahmin ediyorum…
Yollar trollerle aşınmaz
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.