34,2578$% 0.31
37,6134€% -0.45
44,9611£% -0.14
2.917,23%0,06
2.648,89%-0,26
9.109,34%2,37
1949 yılında II. Dünya Savaşı'nın ardından atom bombalarının acısını hafifletmek isteyen Japonlar, Hindistan başbakanı Pandit Nehru'dan bir fil göndermelerini istemişler.
Japon çocukların yazdığı mektupların karşılığında, "Nehru Amca" sonraları Hindistan’ın üçüncü başbakanı olacak kızı Indira Gandhi’nin ismini verdiği bir dişi yavru fili, “Indira”yı, Tokyo’nun Ueno Hayvanat Bahçesi’ne hediye etmiş.
Olayın Türkiye'yi ilgilendiren bölümüne gelelim. 2 Şubat 1950’de Doğan Kardeş dergisinde "Nehru'nun çocuklara hitaben yazdığı bir mektup yayınlanmış. Mektup, “Ömürlerinde ilk kez bir fil görmüş yüzlerce çocuğun fili nasıl görmeye gittiklerini, kurulan dostluk bağını anlatıyormuş.
Bir hafta sonra 9 Şubat 1950’de Doğan Kardeş’te bu sefer çocuklardan Hindistan başbakanına hitaben bir mektup yayınlanmış:
Sevgili Pandit Nehru Amca;
Dünya çocuklarına gönderdiğin mektubu Doğan Kardeş’te okuduk. Verdiğin güzel öğütleri kulağımıza küpe yaptık. Birçok işlerin arasında bizleri düşünmeye vakit ayırmandan anlıyoruz ki, sen çocukları çok seviyorsun. Biz Türk çocukları ömrümüzde daha canlı bir fil görmedik. Onun için biz de senden bir fil yavrusu istesek, acaba büyük bir ayıp işlemiş olur muyuz? Türk çocukları büyük dostlarının elini saygı ile öperler.
Mektubun yayınlanmasının ardından bir filin İstanbul'a gelme ihtimali üzerine bir hareketlilik başlamış. Dergide “Ya bir fil gelirse!” başlığıyla fil yavrusu isteme hikayesinin ağızlarda dolaşmasını, büyük-küçük herkesin gelecek filden bahsedişi yazılmış: "Gelecek fili İstanbul sokaklarında, önünde bando mızıka ile dolaştırmalı. Göğsüne de 'Ben Hindistan Başbakanı Pandit'in Türk çocuklarına hediyesiyim' diye bir levha asmalı” ve "Gelecek filin Türk çocukları tarafından nasıl karşılanacağını anlatan bir yarışma açsana Doğan Kardeş!” diyen mektuplara yer veriliyormuş.
Doğan Kardeş dergisi de “Fil gelsin mi, gelmesin mi” konulu bir karikatür yarışması başlatmış. "Beyaz kağıt üzerine çini mürekkebi ile yapılarak en geç 15 Nisan’a kadar gönderilecek karikatürlerin en güzellerini basıp, küçük çizerlerine birer kitap hediye edileceği" ilan edilmiş.
Bir süre sonra gazetelerde, Hindistan Başbakanı Nehru’nun Türk çocuklarının ricasını memnuniyetle kabul ettiği, Başbakan Adnan Menderes’e mektupla bildirdiği; beş yaşındaki, bir ton ağırlığındaki yavru fil Mohini’nin (Şirin) Hindistan’dan gemi ile yola çıktığı, yakında İstanbul’da olacağı yazıyormuş.
Mohini'yi getiren İtalyan gemiciler yol boyunca maskotları haline gelen file “Sinyorina Mohini” diye hitap ediyorlarmış. Derken 25 Aralık’ta İstanbul’a ulaşan gemi Dolmabahçe Rıhtımı’na yanamış. Gemiden vinçle kafesinin içinde indirilen Mohini, Dolmabahçe Stadyumu’na getirilip geceyi orada geçirmiş.
Çocuğu, genci, ihtiyarıyla binlerce kişi Türkiye Cumhuriyeti’nin ilk fili Mohini’yi görmek için akın ederken, Beyoğlu ve Beşiktaş ilçelerinin sevinç içindeki ilkokul öğrencileri de ellerinde: “Mohini, safa geldin, “Mohini seni şekersiz bırakmayacağız, Nehru Amca’ya teşekkürler, Fil kardeş; senin kara boncuk gibi gözlerinden öper, hoş geldin deriz” yazılı levhalar taşıyormuş.
10. Önce Hindistan Büyükelçisi, ardından söz alan İstanbul Valisi aynı zamanda da İstanbul Belediye Başkanı olan Profesör Dr. Fahrettin Kerim Gökay'ın konuşma yaptığı törenin ardından Mohini çocuk ordusunun arasında yokuştan çıkarak Taksim’e götürülmuş. Cumhuriyet Anıtı’nda bir ağızdan coşkuyla İstiklal Marşı söylerken, Şeker Fil Mohini de “Hazır ol”da durmuş. Ardından da alkışlar, gözyaşları arasında hortumuyla “Hint çocuklarından Türk çocuklarına Mohini eli ile sevgiler” yazılı çelengi anıta koymuş.
Doğan Kardeş, 11 Ocak 1951’deki sayısını tamamen Mohini’ye ayırmış, kapağına da Selma Emiroğlu’nun çizimiyle kendisini karşılamaya gelmiş çocuklara gemiden bakan Mohini’yi ve altına da “Hoş Geldin Mohini Kardeş” yazısını koymuş. Bu arada Mohini’ye aranan soyadı da bulunmuş; Doğan Kardeş’e gönderilen beş yüz soyadından Sevin Nart’ın önerdiği “Birtanem” soyadı seçilmiş. Mohini demir yoluya Ankara'ya gönderilmiş.
Aynı günlerde Pakistan Hükümeti de Türk çocuklarına Azadi (Hürriyet) isimli bir dişi yavru fil hediye ettiğini, filin deniz yoluyla İstanbul’a geldiğini duyurmuş. Mohini Birtanem ve Azadi, 1972’de bir Afrika fili olan Şirin'in de katılımıyla Ankara'nın 3 fili olarak yaşamlarını sürdürmüşler.
Tinerci çekiçle motosikletin aynasına öyle bir vurdu ki!
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.