Tiyatro salonuna ışınlanıyoruz

0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Binbir duyguyla harmanlanan, her izleyene bambaşka dünyaların kapısını aralayan ve ruhu dinlendiren, zihni açan tiyatrolar…

Tiyatro sahnelerinden, salonlarından uzak kaldığımız bir dönemdeyiz. Tiyatro izlemeyi çok özledik fakat bir süre daha bekleyeceğiz gibi görünüyor. İşte o eşsiz ana kadar özlemimizi dindirmek için ‘Toplu Oyunları 1 Aşiyan-Manik Atak-Ortanca’ kitabından bir oyun kesitini tiyatroseverlerle paylaşıyoruz.

Bihter Dinçel’in kaleme aldığı kitap Küsurat Yayınları etiketiyle raflarda.

LEYLA: Neden karşıya bakıyorsun?
Melike irkiliyor önce, sonra boş boş bakıyor.
LEYLA: Ne var orada?
MELİKE: Seyircii…
LEYLA: E tamam, niye seyirciye bakıyorsun?
MELİKE: Yüzümü görsünler diye… Prova alıyordum da.
LEYLA: Böldüm kusura bakma, Leyla ben.
Melike de elini uzatıyor.
MELİKE: Suzın karakteri değil mi? Ben de Melike, Linda karakteri.
LEYLA: Memnun oldum. Linda karakteri… Tahmin ettim.
MELİKE: Aa… Doğru ya, eskiden de siz oynamışsınız bu rolü.
LEYLA: Yok, oynamasaydım da bilirdim. Oyunda iki kadın, bir erkek var çünkü.
MELİKE: Doğru, senaryoyu yolluyorlar.
LEYLA: Nereye?
MELİKE: Rol teklif ettikleri oyuncuya… Bana da yolladılar, replikleri saydım. Kabul ettim.
LEYLA: Replikleri mi saydın?
MELİKE: “İki başrol var,” dediklerinde canım sıkıldı, kabul etmeyecektim ama, “Melike Hanım, önyargılı olmayın, siz bi’ bakın senaryoya,” dediler. Baktım senaryoya…
LEYLA: Oyuna. Oyun!
MELİKE: Hıh oyun! Baktım oyuna, benim lafım daha çokmuş. O zaman ikna oldum. Yanlış anlamıyorsun değil mi?
LEYLA: Keşke yanlış anlasam!
MELİKE: Ben dizileri de öyle kabul ediyorum.
LEYLA: Replik sayarak?
MELİKE: E başrol önemli!

Comments

comments