33,9008$% 0.03
37,6352€% -0.04
44,6724£% -0.16
2.809,88%0,81
2.577,74%0,76
9.685,49%1,73
25 Ekim 2020 Pazar
Kar, kış, kıyamet: Abdülkadir Tamer'den bir öykü
Kaleminin gücüyle ayakta kalan babam: Burhan Arpad
... Ve Zonguldak
Yer altında Romanlar ve Gebenler
"Göğü kucaklayıp getirdim sana, kokla açılırsın"
İçimdeki cinayet (Altıncı Bölüm-FİNAL)
Toplama
Köyde,
Yağmurdan sonra toplanırdı kelimeler,
Kiraz ağacının diplerinden…
Mevsiminde,
Toprak önce harfleri
Sonra kelimeleri filizlendirirdi.
Muhtar harf başına satın alırdı kelimeleri,
Şairlere satarmış.
O kış kelimeden kazandığım ilk parayla
Bir şiir kitabı almak istedim
Param çıkışmadı.
Eksik kalan kısım için kitabın yazarına yanımda getirdiğim kelimelerden verdim.
Şair kelimeleri beğendi.
Kitabı aldım.
Şiir okudum bütün bir kış
Yaz olduğunda kendi şiirlerime topladım kelimeleri…
Gölgede Geyik
Ihlamur ağacının gölgesinde
bir ala geyik,
akşamı bekler,
oysa akşamlar teslim alınmış,
Ihlamur kokar
öğle sonrası,
güneşin yeri değişmez,
gölgenin de
geyik kalkar
doğuya
en doğuya
yürür.
Edebi Kadavra
Çok okunmayan ilk kitabını
Edebiyat fakültesine kadavra olarak bağışlayan yazar,
Çoklu organ yetmezliğinden öldüğünde,
Kitabı çok satanlar listesinin en başında yer alıyordu.
Bedeni kadavra olarak kabul edilmedi.
Sarhoş Rüya
Uyandığımda karşı komşu son duble rakısını içiyordu.
Pencereyi açtım
Perde engel olamadı içeri dolan anasona
Çıktım balkona,
Elbiseleri toplamamıştım.
Bir kadeh rakı uzattı komşu
Buz gibiydi
Sarhoş oldum, sızmışım.
Uyandığımda karşı komşum son rakısını içiyordu.
Çamaşırlar toplanmıştı.
Bir Ceylan’ın Düşüşü
Eli sırtımda
Kötü düştüm.
Hissini yitirdi arka bacaklarım
Yüzünü görmüyorum.
Dişi mi erkek mi belli değil,
Arkamda…
Isırıyor,
Kanıyorum.
Acımıyor gövdem.
Karnım ağrıyor biraz
Korkmuyorum.
Sabahın serinliği yüzüme vuruyor
Usul usul ölüme hazırlanıyor aklım.
Yenilme fikri…
Hüzünleniyorum.
Ağlamak gelmiyor içimden
Ağzım toprak içinde.
Toprak ıslak.
Halbuki kaç gündür yağmur yağmıyordu.
Bölücü
İncir ağacın gölgesinde
Sevişirdi oğlanlar,
Mevsim kocaman Haziran,
Karne hediyesi…
Biz
Küçüktük…
Plastik topla
Amatör şiddet
Peşindeydik…
Bölücüydük.
Ortasından böldük
Dondurmayı
Yenince
Aşağı mahalleyi.
Çatışma
Az önce sustu silahlar.
Barut kokusu,
sokağı boydan boya sardı.
Kar yağıyordu.
kar kokusu, barut kokusu…
Karşı kaldırımdan
sürünerek okulun duvarına kadar geldiler.
Ellerinde poşet vardı.
Okulun duvarına aşmaya çalışırken yaylım ateşine tutuldular.
Kırmızıydı kar.
Derin kesik
Sol eli
bilekten yoktu.
Ocakta kalmıştı…
Aynada
sadece aynada
sağlam iki eli vardı.
Her yer aynaydı.
Maden ocağı derindi…
Ayna da derin.
Göçük olur korkusuyla
bir daha
bakamadı aynaya.
Kandemi
Kur,
uçup gider,
ku(ru)şa döner maaş.
Kusursuz kâr,
Kıdemsiz, tazminatsız…
Kriz Enflasyonu.
Altı gün,
açık büfe yıkım,
bir gün tatil,
üç metre
mezar alabilenlere
ölülerini gömmek için…
İklim sorunu,
ağustos ayında kar yağar,
kuzey yarım kürede,
kış ortasında çiçeklenmiş erik ağacı…
Deniz manzaralı
orman yangınları,
1 ada 4 parsel 5 cilt 3 sayfa…
Tam bağımsız,
konutun kredisi
düşük faiz.
İşçinin
asgari ömrü
ekstresi hüzün…
son ölmeme tarihi.
Kredisi tükenen zaman…
Denizin doğusu,
batının kuzeyi,
okyanus olsun derken nehirler
denizleri böldüler.
Navteks,
doğalgaz,
mülteci tekneleri,
savaş fırkateynleri,
kumsala vuran çocuklar…
Savaşı balıklar başlatmadı,
denizi,
maviyi, rahat bırakın.
Düşün atların yakasından…
Pardon sırtından…
Hayvan asalağı,
kapitalizm,
“Dünyanın bütün balıkları birleşin…”
salgın,
Mülkiyet, miras, değerin artısı,
aşı meta aşı…
Pandemi,
ilaç yerine
silahlar,
silahlanma…
Kandemi,
bütçeler barut kokuyor.
Yoksullar ölüyor,
kan istiyor parlamentolar…
Tarih,
“sınıf mücadelelerinin tarihi…”
Kitaba ortasından başladı,
sendikalar,
sendikacılar karantinada
yöneticileri ise
dövize yatırım yaptı.
Grevler,
Kemal Sunal filmleri.
Sosyal medya,
paralı askerler,
dijitalleşen savaş tamtamları.
Medyada, meydanda
takipçisi artan
Faşizm.
Tutuklu gerçekler
tutkulu yalanlar.
Örgütlenin kurbağalar…
Eli sırtımda
Kötü düştüm.
Hissini yitirdi arka bacaklarım
Yüzünü görmüyorum.
Dişi mi erkek mi belli değil,
Arkamda…
Isırıyor,
Kanıyorum.
Acımıyor gövdem.
Karnım ağrıyor biraz
Korkmuyorum.
Sabahın serinliği yüzüme vuruyor
Usul usul ölüme hazırlanıyor aklım.
Yenilme fikri…
Hüzünleniyorum.
Ağlamak gelmiyor içimden
Ağzım toprak içinde.
Toprak ıslak.
Halbuki kaç gündür yağmur yağmıyordu.
Aynı odada seviştiler yıllarca
aynı soyunma odasında,
aynı makinanın,
kiri pası içinde
seviştiler…
Ali usta ile Mahmut Usta
Seviştikçe ustalaştılar
Ustalaştıkça
büyüdü
fabrikadaki grev…
diğer işçiler grevi kırdı
Mahmut usta ile Ali usta’nın kafasını kırdıktan sonra…
Bu,
Kanadına taş değmiş kuşun,
Ağlama duvarına afiş asan çocuğun,
Yüzüne kömür karası bulaşmış kadının,
Okul yolunun,
Üzerine çiy düşmüş fidanın,
Altı delik spor ayakkabının,
Şiirin,
Bekar postacının,
Şekersiz üç bardak çayın,
Uyuyamamanın,
Unutamamanın,
Şeytan uçurtmalarının,
Yolunu şaşırmış bir çöpçünün,
Lavuaarın,
Umudun,
Eskimeyenlerin,
Maden işçilerinin,
Dünyanın bütün işçilerinin…
Küfrüdür.
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.