DOLAR

38,0415$% 0.04

EURO

41,4051% -0.51

STERLİN

48,9072£% -0.53

GRAM ALTIN

3.678,08%-0,64

ONS

3.023,48%-0,67

BİST100

9.044,64%-7,81

İmsak Vakti a 02:00
İstanbul PARÇALI AZ BULUTLU 13°
  • Adana
  • Adıyaman
  • Afyonkarahisar
  • Ağrı
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Çorum
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Gümüşhane
  • Hakkâri
  • Hatay
  • Isparta
  • Mersin
  • istanbul
  • izmir
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kırklareli
  • Kırşehir
  • Kocaeli
  • Konya
  • Kütahya
  • Malatya
  • Manisa
  • Kahramanmaraş
  • Mardin
  • Muğla
  • Muş
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Şanlıurfa
  • Uşak
  • Van
  • Yozgat
  • Zonguldak
  • Aksaray
  • Bayburt
  • Karaman
  • Kırıkkale
  • Batman
  • Şırnak
  • Bartın
  • Ardahan
  • Iğdır
  • Yalova
  • Karabük
  • Kilis
  • Osmaniye
  • Düzce
a
Coşkun Çelik

Coşkun Çelik

05 Ekim 2023 Perşembe

Tatlıses kadar “politik” olamadı…

Tatlıses kadar “politik” olamadı…
0

BEĞENDİM

ABONE OL

   “Bu ödülü; İnsan Hakları Derneği adına, Cumartesi Anneleri adına, magazine emek veren bütün insanlar adına, bu ödülü bütün Türkiye adına alıyorum. Bir de bir şey daha söyleyeceğim; önümüzdeki kasette Kürt asıllı olduğum için Kürtçe bir şarkı yapıyorum ve Kürtçe bir de klip çekiyorum. Ve bu klibi yayınlayacak yürekli insanların da olduğunu biliyorum. Yayınlamazlarsa Türkiye halkıyla nasıl hesaplaşacaklarını da biliyorum…”

   Çokça belgeselde, çokça kayıtlarda bu sözleri dinledik. Türkiye sınırları içerisinde Ahmet Kaya’ya ait hatırladığımız son sözler, bunlar oldu. 

   Kayınbiraderi Yusuf Hayaloğlu onun bu sözleri için “Masum bir türküydü sadece” dedi ama konuşması 1999 Türkiye’sine ağır geldi. Kaya belki de sempatik değildi. Belki de “Her doğru her yerde söylenmez” kuralını çiğnedi… “Politik şarkıcı” kimliğiyle tanındı ama hiçbir zaman “Urfalı” gibi “politik” olamadı. Aksine, Kürt kimliği ile tanınan İbrahim Tatlıses “Kürtçe sürecini” hep iyi yönetti… Yumuşak tabirle hep politik davrandı…

   Nasıl mı?

   1986’da İsveç’te verdiği bir konserde Kürtçe şarkı söylediği için hakim karşısına çıktı. Geri adım attı. 

   Bakanlar kurulunda Kürtçe’nin serbest bırakılması ile ilgili konu görüşüldükten saatler sonra Maksim’deki gecesinde Kürtçe şarkı bile söyledi. Ses edilmedi… 

   Vur Gitsin Beni Albümü’nde sessiz sedasız iki Kürtçe şarkı okudu. Bandrol krizi yaşandı. Kaset önce toplatıldı. Tatlıses devlete yakındı, kriz aşıldı. 

   Kasım 1993’te “Gerekirse arabuluculuğa hazırım” dedi. Susturuldu. O da daha sonra ses etmedi.  

   “Kürtçe kaset yapsam 3 milyon satar” dedi. “Kürtçe bilmeyen pişman olacak” dedi… Öcalan onun için “Bizim toprağın çocuğudur” dese bile Tatlıses verdiği röportajlarda belki kaale alınmadı; belki tüm sözlerinin önüne, ardına bir çiğ köfte esprisi patlattı, gülündü geçildi.

   Ahmet Kaya 1991 yılında Tele On’da çıktığı “Elma” programda izleyicinin sorduğu “Yabancı dil biliyor musunuz?” Sorusuna “Türkçe” yanıtını verdiğinde ilk uyarıyı almıştı aslında… İkinci sözleri onunla vedamızının başlangıcı oldu. 1999’daki MGD Gecesi’ndeki konuşmaları o gün için sertti, sempatik değildi. O sözler sonunu hazırladı. Kısacası; “politik şarkıcı” olarak anıldı, ama hiçbir zaman “politik” olamadı.

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.