38,0254$% -0.03
41,2817€% -0.03
49,4025£% 0.04
3.674,65%-0,08
3.010,90%-0,03
9.299,36%2,82
13 Kasım 1953 yılında İstanbul’da (Pendik) doğdu. Babasının asker olması nedeniyle ilkokula Elazığ’da başladı, İstanbul’da tamamladı. 1979 yılında şimdiki adı Marmara Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi olan Devlet Tatbiki Güzel Sanatlar Y.O.’nun Grafik Bölümünü kazandı. Ancak ekonomik yetersizliklerimden dolayı iki yıl sonra ayrılmak zorunda kaldı.
Karikatüre 1979 yılında Gırgır Dergisi’nde başladı. Sırasıyla Cumhuriyet Gazetesi’nin Ciddiyet sayfası, Çarşaf Dergisi, Hürriyet Gazetesi Dalga Sayfası, Genç Sosyaldemokrat Dergisi Kültür ve Sanatta Tavır Dergisi ve yurtdışında birçok yayın organlarında yayınlandı. Ulusal ve uluslararası yarışmalardan elliye yakın ödül kazandı.
1993 ve 1994 yıllarında dört karikatürüne dava açıldı. Bir karikatüründen beraat (o karikatürde doğuda insan dışkısı yedirme ile ilgiliydi ve Türkiye o davada AİHM’sinde mahkûm oldu) ederken üç karikatüründen 10’ar aydan 30 ay ceza verildi. Yargıtay 9. Ceza Dairesi birer hafta arayla üç mahkûmiyetimi de onayladı. Sırasıyla Metris, Şile ve Bayrampaşa cezaevlerinde 4,5 ay yattı. Sağlık nedenlerinden dolayı Karikatürcüler Derneği’nin girişimleriyle kalan cezası kaldırıldı. Daha sonra iki cezası zaman aşımına uğradığı için son mahkûmiyeti için AİHM’de devlet aleyhine dava açtı. Devlet suçlu bulundu ve tarafına 8.300 euro tazminat ödedi.
Karikatürcüler Derneği tarafından yayınlanan Ustalara Saygı Dizisi’nden bir albümü yayımlandı. Ahmet Erkanlı, 26 Mart 2014 tarihinde yaşamını yitirdi.
KAVGASINA ADANMIŞ BİR YAŞAMIN ÇİZGİLERİ
70’lerin ortalarında görülmeye başladı çizgileri. O günlerde çizgilerinde belki biraz acemilik, biraz ürkeklik seziliyordu ama karikatür esprileri mermi gibi etkili ve güçlüydü. Zamanla çizgisini de güçlendirdi; sevimli, bol işçilikli, kıvrak bir biçem yakaladı. Siyasal-toplumsal görüşlerine koşut hemen her yayında çizdi. Gırgır’dan kalma alışkanlıkla balonlu karikatürler de çizdi, grafik mizahın şahikası sayılabilecek yazısı karikatür de. Kendisini bu konuda hiç sınırlamadı. Derdini nasıl anlatıyorsa, okuyucuya, izleyiciye en etkili yoldan nasıl ulaşmayı istiyorsa o biçemle çizdi. Siyasal karikatürün ülkemizdeki en iyi örneklerini ortaya koydu. Tüm baskı ve zulümlere karşın, boyundan büyük yüreğinden damıttığı çizgisini hep emekten, aydınlanmadan, demokrasiden yana kullandı.
Ahmet Erkanlı, o güzelim çizgileriyle bezediği karikatürleri, her biri yaşamın bizatihi kendisine ayna tutan esprileri ile karikatürümüzde her zaman anılacak özgün bir çizerdir. Irkçılığa, sömürüye, gericiliğe karşı çizdiği yürekli karikatürleriyle Türk karikatür sanatının yüz akı olmuş “sahici” bir sanatçıdır. En verimli döneminde aramızdan ayrılan ve her biri geride kalanların yüreğine ve bilincine emanet çizgileri, adanmış bir yaşamın ve çileli bir kavganın yenilmez neferlerdir.
TAN ORAL ANLATIYOR
Yaşadığı yer ve zaman kişinin rahatını kaçırıyorsa eğer, tepki vermek kaçınılmaz oluyor. Bunun bir de çizgilisi, siyasal ve toplumsal hedeflere de yöneldiyse, ortaya karikatür diye bir demir leblebi çıkıyor. Ahmet Erkanlı da bu sürecin dışında değildi ve onun haklılığını ona bedel ödeterek teslim etmişlerdi.
TONGUÇ YAŞAR ANLATIYOR
Türk karikatüründe karamizah türünün en önemli temsilcilerinden biridir. Onun çizgileri her çilenin yumağını çözmeye adanmış karikatürlerdir.
SEMİH POROY ANLATIYOR
Ahmet Erkanlı sağlık sorunlarıyla uğraştığı zamanlarda bile Karikatürcüler Derneği’nin hemen her toplantısında, girişiminde, sergi ve albümlerinde hem çizgileriyle hem varlığıyla arkadaşlarının yanındadır. Uğraştığı alanı, bütün olumsuz koşullara karşın terk etmeyen, severek sürdüren kişi o alana aynı zamanda saygı da duyuyor demektir. Biz de bu inadından ötürü Ahmet Erkanlı’ya saygı duyuyoruz.
CİHAN DEMİRCİ ANLATIYOR
Yaşamı müthiş bir mücadele içinde geçen karikatürümüzün cesur yürekli çizerlerindendi. Onu verdiği büyük sağlık mücadelesinin ardından 26 Mart 2014’te, henüz 61 yaşındayken yitirmiştik. Ahmet Erkanlı arkadaşımız uzun yıllar çok ciddi sağlık sorunlarına ve pek çok sıkıntıya hep direndi. Bir eleştiri sanatı olan karikatür de zaten bir şekilde bir direnç sanatı değil midir? Ahmet Erkanlı'da bir karikatürcüde olması gereken tüm özellikler fazlasıyla vardı. Mizahın muhalif bir güç olduğunun farkındaydı ve çizgilerinde ayrım yapmadan sağlam bir kalem erbabı olarak eleştirisini yüreklice ortaya koydu.
Sevgi dolu, naif bir yürek olan Ahmet Erkanlı, tüm yaşadıklarına rağmen hep inatla direndi ve yaşam mücadelesini sürdürdü. Ancak ömrünün son yıllarında daha ciddi sorunlar yaşadı. Bu ağır süreçte üst üste iki bacağı kesilen ve iki bacağını yitiren Ahmet Erkanlı tüm bu olumsuzluklara rağmen asla pes etmedi. Sevgili Ahmet Erkanlı yaşamını zorlaştıran tüm fiziki sorunlara rağmen son ana dek yaşam mücadelesine devam etti, dik duran, onurlu, insandan, emekten yana muhalif ve yürekli bir çizerdi.
MUSTAFA BİLGİN ANLATIYOR
Erkanlı’yla o zamanlar samimi değildik. Sadece Karikatürcüler Derneği genel kurullarından göz aşinalığımız vardı. 1999 yılında büyük Marmara depremi olduğunda, Metin Peker’in yönettiği, ayda bir yayınlanan ve evlerimize postalanan Karikatür dergisinde Erkanlı’nın bir çalışması yayınlandı. Büyük bir yıkıntının üzerine çıkmış Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel, bize şöyle sesleniyordu karikatürde: “Devletimiz hem suçlu, hem güçlüdür!” Bu harika karikatürden sonra ilk karşılaşmamızda kendisini kutladım ve giderek daha samimi arkadaş olduk. Erkanlı çizdiği bir başka karikatür yüzünden cezaevine girdi. Suçu düşünmek ve eleştirmekti. Sonra sağlık sorunları yaşadı peş peşe ama kahkahasını hiç kaybetmedi. Çünkü herkes bilir ki Ahmet Erkanımız “hem suçsuzdur hem güçlüdür.”
KADİR DOĞRUER ANLATIYOR
Ahmet Erkanlı ile başladık karikatür çizmeye. Çarşaf dergisinin heyecanını paylaştık. Karikatürü tanıdık, çok sevdik. Hep çizdi, çizgileriyle tüm dünyaya bağırdı. Sesini kesmek istediler, kesemediler. Akdeniz anemili kanında hep cesur, doğrudan ayrılmayan, görkemli bir ejderha vardı. O ejderhanın ağzından hep alevler çıktı. Önce çizgilerini kesmeye çalıştılar. O hiçbir zaman izin vermedi. Hayatından eksik olmayan doktorlar onu yalnız bırakmadı hiç. Sonunda sesini kestirmeyen, çizgisini kestirmeyen sevgili Ahmet’in yürümesini o Ahmet’i hiç yalnız bırakmayan doktorlar kesmeye çalıştılar. Kesemezler, hep yürüdü, hep yürüyecek Ahmet Erkanlı.
GÜRBÜZ DOĞAN EKŞİOĞLU ANLATIYOR
Ahmet Erkanlı’yı çok uzun yıllardır tanırım; sessiz, sakin ve güleryüzlüdür. Güçlü mizahı, özgün ve usta çizgisiyle oluşturduğu karikatürleri sessiz görünüşünün tam aksidir. Karikatürleri yazısızdır ama çok şey söyleyen, anlatan türdendir. Kitabını şimdiden kutluyorum. Ahmet bundan sonraki yaşamında da çok güzel karikatürler üreteceğine eminim, geçmişte olduğu gibi güzel karikatürlerini izlemekten mutlu olacağım.
O.T.D: Kan kusan lağım kokulu Teksas aksanlı heliopterler
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.