Gidebileceği başka yer kalmayana dek gitti.
Okuyacak başka şey kalmayana dek okudu.
Konuşacak başka seti kalmayana dek konuştu.
Oynayacak başka rolü kalmayana dek rol yaptı.
Ve en sonunda:
Bu kadar gidişin bir yere varamayacağını…
Okumanın bir sonu olmadığını,
Konuşmanın tam bir açıklama yapmadığını…
Rollerin ne kadar kalıp olduğunu…
Fark etti.
En sonunda ise anladı:
Kendinden başka gidebileceği bir yer yoktu.
Okuyacağı şeylerin anlamı yine kendindeydi.
Konuşmaların hepsini sadece kendi için yapıyordu.
Kendi dışında oynayabileceği başka bir rolü hiçbir zaman olmamıştı.
Ve en sonunda:
Kendi içine gitti,
Kendini okudu,
Kendine konuştu,
Kendi oyununun başrolü oldu.
0 Yorum