Zengin & Yoksul: Bu şirket hepimizin!

Zengin: Ayda birkaç ülkeye seyahat etseler dahi sosyal medyadan paylaşım yapmazlar.
Yoksul: Ayda birkaç semti gezseler dahi sosyal medyadan paylaşırlar.

Zengin: Köpekleri sürekli hareketlidir, en küçük kıpırtıda sahiplerini haberdar ederler.
Yoksul: Köpekleri bir kenarda isteksizce pinekler, geleni gideni de pek s.klemezler.

Zengin: Çocuklarına en pahalı marka giysileri giydirirler.
Yoksul: Çocuklarına bir şey alamadikları için gelene geçene giydirirler.

Zengin: Marketten aldıkları meyveli yoğurttan iki üç kaşık alıp bırakırlar.
Yoksul: Marketten yılda bir aldıkları meyveli yoğurdun alüminyum folyo kapağına kadar yalarlar.

Zengin: Cenaze törenlerinde ölen kişinin fotoğraflarını gelenlere dağıtırlar.
Yoksul: Cenaze törenlerinde ölen kişinin helvasını gelenlere dağıtırlar.

Zengin: Tereyağlı Trabzon pidesi yerler.
Yoksul: Kastamonu kır pidesine talim ederler. 

Zengin: Yemeğin yanında mutlaka içecek isterler.
Yoksul: Yemek yerken boğulma tehlikesi halinde içecek isterler.

Zengin: Buzlu badem masalarının vazgeçilmezlerindendir.
Yoksul: Buzlu badem masallarda dinledikleri yiyeceklerdendir.

Zengin: Kadınlar arkadaşlarına show amaçlı konserve yaparlar.
Yoksul: Kadınlar kışın pahalı sebze almamak için konserve yaparlar.

Zengin: Düğünlerini Çırağan sarayında yapar, havai fişek patlatırlar.
Yoksul: Düğünlerini köy meydanında yapar, sağa sola rastgele ateş açarlar.

Zengin: "Bu şirket hepimizin ve sizler bu güzel ekibin parçalarısınız" der akşam evlerine Mercedesleriyle dönerler.
Yoksul: "Bu şirket hepimizinse ben niye eve otobüsle dönüyorum amk" der.