5 Temmuz tutulması: Merhaba yeni sen, hoş geldi yeni hayat!

5 Temmuz Pazar günü Oğlak Burcu’nda bir dolunay gerçekleşecek. Dolunay veya yeniaylar gökyüzündeki matematiksel noktalar olan “ay düğümleri”yle kavuşum yaptığı zaman etki güçleri çoğalır. Astrolojide buna tutulma denilir.

Sabah saatlerinde gerçekleşecek olan bu tutulmanın etkisi -tüm diğer tutulmalar gibi- aylarca sürecek. Etkilerini en yoğun bir ay süresince ve azalarak 3-6 ay arası hissedeceğiz.

Aslında insanların burçları yoktur, parmak izleri gibi birbirinden farklı ve eşsiz haritaları vardır. Bu haritalarda 12 burcun tamamı yer alır. Dolayısıyla tutulma gibi kuvvetli gökyüzü görünümleri her insanı etkilemektedir.

Tutulmaların oluştuğu burçlar her 1,5 yılda bir değişir. Geçtiğimiz Mayıs ayında, ay düğümleri Yengeç-Oğlak aksından çıkıp İkizler-Yay aksına geçti. Yani, önümüze 1,5 yıllık yeni konular getirdi. 5 Temmuz’daki bu tutulmanın yine Oğlak-Yengeç aksında olması, Satürn’ün retro (geri) hareketini de destekleyerek, geçmişe dönüp baktırıyor. Açılmış ama tamamlanmamış konularımıza ışık tutarak; geleceğe adım atarken, geçmişten bazı parçaların da yanımızda yer aldığını fark ettirerek…

Herkesin aklında aynı soru: Neler olacak?

Bazı şeyler oldu, değişti, gerçekleşti -gerçekleşiyor- bile! Biz farkında değiliz… Hiçbir şey olmamışsa bile kesin bir şeyler oldu…

Ne olduğunu, nelerin değiştiğini ve yeni bizi daha iyi görebilmemizi sağlayacak 5 Temmuz tutulması.

Merhaba yeni sen!

“Öf, pöf herşey de üst üste geldi”

“Hiçbir şey planladığım gibi gitmiyor”

gibi cümleler kurduysan bu dönem; olaylara ve sürece yeniden bakmalısın. Olanlar oldu ama biz hepsinin/her şeyin farkında değiliz…

Zanlar ile değil; gerçeği görebilmek için bakmalısın. Derler ya “Bilen, öğrenemez” diye. Biliyorsan öğrenmeye ve yeni bilgiye nasıl yer açacaksın? Ya bir de bildiğin yanlışsa? Yani zan ise, sanmak ise? Bazı şeyler geçmişte kaldıysa ve zorla tutunmaya çalışıyorsan dolunay bıraktırıyor. Bazı şeyler hayatına eklenmişse ve sen reddediyorsan dolunay kabullendiriyor. Dolunay görmeyi kolaylaştıracak. Biz görmek istemesek de gösterecek.

Görmeyi isteyenler içinse bir pratik: hem daha uzaktan, hem daha yakından gözlemlemek için bir fırsat. Bunları şimdiden yapmaya başlayalim ki; Temmuz’da, 2021 ilkbaharından gelip bize göz kırpmak isteyen bir gelişmenin tohumu ekilecek. Sürecin içine zamansız ve başına buyruk gelip yerleştiği için onu “şaşırtıcı” olarak adlandırıyorum. İsmine yakışır şekilde ani ve beklenmeyeni getiren rolüne bürünen bu tohumu sonraki ilkbaharda konuşuyor olacağız.

Uyum trenini kaçırmayın!

Ayrıca, 2 Temmuz-16 Aralık arası Satürn’ün Oğlak seyrini lütfen çok iyi değerlendirin. Bir süredir zorlandığınızı düşündüğünüz bazı konularda aslında uyumlu bir enerji var. Bunu lütfen farkedin. Neptün de güzellikle destek veriyor; gül ekenler, gül koklar. Bu uyum trenini kaçırmayın! Zira, Aralık ortasında bu enerji uyumunu yitirecek… Retronun bize fırsat sunduğunu bilelim. Çağ değişiyor, insan mı değişmeyecek? Dünya mı değişmeyecek?

Görelim o halde;

Biz neye dönüşüyormuşuz?

Dünya neye evriliyormuş?

Zaman ne getirmek istiyormuş?

Her yıl Temmuz Ayının ilk haftasında fiziksel dünyamızın yıldızı olan Güneş, ruhsal güneşimiz olan Sirius Yıldızı ile kavuşum yapmakta. Bu kavuşumların etkisi yeniay veya dolunaylara denk geldiğinde etkileri birkaç haftaya kadar uzamakta. Bu kez, pazar geceyarısından sonra Güneş-Sirius kavuşumu tutulma enerjileri ile birlikte, bizleri derinden ve uzun süreli olarak etkileyecek.

Usta şair Nazım Hikmet’in “Kalbim en uzak yıldızla birlikte çarpıyor” dizesindeki göndermede olduğu gibi bizler de o yıldızı arıyor, özlüyor veya -hali hazirda- kalbimizde hissediyor olacağız. “Yarısı burdaysa kalbimin, yarısı Çin’dedir doktor…” diye başlamıştı Usta söze… Bütünlüğü, ‘hem’liği, döngüyü, ilhamı ve şifayı önümüzdeki aylar boyunca ve özellikle de 6 Temmuz’da hissetmeye, yaşamaya niyet edelim lütfen.

Kolaylıkla ve güzellikle olsun…